Müzik endüstrisinin her şeyi satılabilir hale getirmesi inanılmaz bir yetenek.Bunun müziği nereye taşıdığı ise geniş bir tartışma konusu. Girmek istediğim konu o değil şimdi.
Zamanında isyanın müziği rock nasıl itinayla geniş kitlelere satılabilir hale getirildiyse, rap'in başına da aynı şey geldi ama son zamanlarda olan başka bir şey var. Rock yıldızlarımız hala fazlasıyla üst-orta sınıf bir görüntü sergiliyorlar, tüketen kitle de ona denk ilerliyor gibi. Ama rap toplumsal yerini bulur gibi artık. Varoşun tükettiği bir şey haline geldi rap, bu iyi; ama henüz yeterince ürettiği bir şey değil, bu da kötü.
Zenginliği paçalarından akıtan zenci rapçi görgüsüzlüğü bizimkilere de tebelleş olur mu bilmem ama gelecek yıllarda, bugüne kadar arabeski besleyen sokakların rap'e adam yetiştirmesinde artış bekliyorum. Ve o günler geldiğinde onlardan bir şarkı ricam var!
"Kırık beyaz Türkler"in en zalim sınavıdır brunch. Cool ve trend bir mekan bulunacak ama zaten sallanan bütçeye vereceği zarar da hesap edilecek. Rahat görünmek gerek ama şıklık ve klastan da ödün verilmez, daha ciddi ortamlara uygun klişeler de işe yaramaz, kıyafet seçme işi başa kalır, cehennem olur. Sonra oradaki tavır meselesi var, olay self-servis ama garsonlarla şov ağırlıklı ilişkiler de yaşanmıyor değil çay-kahve, portakal suyu servisi üzerinden. Oralarda garsonluk-valelik vb. yapan gençlerden biri rap'çi olsa ileride ve onların her türlü rezilliğiyle bolca gözlemlediği bu halini en iğneleyici dille anlatan bir şarkı yapsa. Beklentim, temennim, ümidim budur.